Eğitim-Bir-Sen Manisa Şubesi 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Manisalı gazetecileri kahvaltıda ağırlayarak günlerini kutladı. Programda konuşan Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner medyanın milletin vicdanı olması gerektiğinin altını çizdi.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner ve yönetim kurulu üyeleri Manisa’da görev yapan yerel ve ulusal medya mensuplarını Manisa Öğretmenevinde düzenlediği kahvaltı programında ağırlayarak günlerini kutladı. Programın sonunda bir açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner, “Yaşadığımız bilgi çağında, bilgiyi aktarmak, haber üretmek ve haberdar etmek çok daha değerli bir hâle gelmiştir. İnsanların bilgilenmesine kaynaklık etmesi, toplumların demokratik gelişmesine katkıda bulunması bakımından medya artık hayatımızın vazgeçilmez bir unsurudur. Zamanla çeşitlenen, imkânlarını ve kanallarını artıran, neredeyse hayatın her alanına ve anına nüfuz eden medyanın bu zengin içeriği, şeffaf ve denetlenebilir olmayı da zorunlu kılmıştır. Gazeteciliğin, dünya nüfusunun büyük çoğunluğunun artık kentlerde yaşamasıyla birlikte karmaşık hâle gelen toplumsal yapının demokratikleşme sürecinde ortaya çıkmış olması, onu dördüncü kuvvet olarak demokratik işleyişin esas unsuru durumuna getirmiştir.” dedi.
Gerçek gazeteciliğin, insan haklarının daha rahat ve geniş ortamda yaşanmasını sağlaması gerektiğini kaydeden Öner, “Medya, insanlığın yararına olması için kişi hak ve özgürlüklerine, özel hayat kuralına, kamu yararına, toplumsal huzura, millî hassasiyetlere, genel ahlak kurallarına riayet ederek yapıcı bir fonksiyon icra etmelidir. Olumsuzluk, şiddet özendirmemeli, haber ve bilgiler şahsi çıkarlar için manipüle edilmemeli, kaynağı ve dili ile doğru habercilik başta olmak üzere, meslek etiğine uyulmalıdır. Basın, iş kolu itibarıyla her alan ve kademesinde stresli, sıkıntılı, yıpratıcı, riskli bir faaliyet alanıdır. Özellikle kitle hareketleri, terör olayları, felaket bölgelerinde veya savaş alanlarında haber kovalayan gazeteciler, çoğu kez olaylardan doğrudan ve olumsuz etkilenebilmekte, birçoğu yaralanmakta hatta hayatını kaybetmektedir. Bunlarla birlikte, siyasi, ideolojik amaçlarla yapılan saldırıların savunmasız hedefi olan meslektaşlarının haberlerini yapmak durumunda kalmaktadır.” şeklinde konuştu.
Eğitim-Bir-Sen olarak, yaptıkları faaliyetlerin kamuoyuna duyurulması noktasında katkılarını gördükleri basına teşekkür eden Öner, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün, sosyal ve ekonomik hakların teslim edildiği bir gün olmasını temenni ederek açıklamasın şöyle tamamladı: “Basın emekçilerinin mesleklerini daha rahat ve verimli icra edebilmeleri için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı, yasaların uygulanmasında ihtimam gösterilmelidir. Çalışan gazetecilere, bir kez daha çalışma hayatlarında başarılar diliyor, görevini yaparken hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyoruz.”