Memur-Sen Manısa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Mehmet Emin Sofuoğlu, öncelikle Soma'da hayatını kaybeden işçilerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar diledi. Mahsur kalan işçi kardeşlerimizin de inşallah sağsalim ailelerine kavuşmalarını dileyen Sofuoğlu, “Memur-Sen olarak, benzer acıların yaşanmaması için her seviyede konunun takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz. Böyle acı hadiselerin bir daha yaşanmamasını temenni ediyoruz. “ dedi.
Ardından Danıştay'ın görevde yükselmede çerçeve yönetmeliği durdurmasının Milli Eğitim Bakanlığı'nda yapılmış olan Şube Müdürü atamalarını nasıl etkileyeceğini yorumlayan Başkan Sofuoğlu şunları söyledi:
Büro hizmet kolunda faaliyet gösteren bir sendikanın Danıştay 5. Dairesine açmış olduğu iptal davası sonucunda, 5. Daire; 2013/7955 Esas sayılı dosyasında 06.03.2014 tarihinde, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte 31.08.2013 tarihindeki değişikliklerin bir kısmı hakkında yürütmenin durdurulması kararı vermiştir.
Öncelikle şunu ifade edelim ki söz konusu karar, nihai bir karar olmayıp yürütmenin durdurulması kararıdır ve Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna karşı itiraz yolu açıktır. Davanın tarafı olan Başbakanlığın itiraz yoluna başvuracağına şüphe yoktur. Danıştay 5. Dairesinin bahse konu kararı oybirliğiyle almadığı, 3’e 2 gibi bir çoğunlukla karar verdiği göz önüne alındığında, itiraz neticesi kararın kaldırılması ihtimali de mevcuttur.
Mahkemenin söz konusu kararında Millî Eğitim Bakanlığını özellikle ilgilendiren husus, şube müdürü kadrolarına yapılacak atamalarda, başarı puanının sözlü sınav puanı esas alınarak belirlenmesi hükmünün yürütmesinin durdurulmuş olmasıdır. Mahkeme gerekçesinde, yazılı sınavı tamamlayıcı nitelikte olması gereken sözlü sınavın seçimin tek belirleyicisi olması, adaylar arasında objektif bir değerlendirme ölçütü olan yazılı sınav başarı puanının değerlendirme dışı bırakılarak başarı kriterinin muğlak nitelikteki sözlü sınav sonuçlarına bırakılmasını hukuka aykırı bulmuştur.
Yine aynı kararda, yazılı sınavda başarı puanının en az kaç olması gerektiğinin belirlenmeyerek kurumların inisiyatifine bırakılmasının, hem kurumlar arasında hem de aynı kurumda farklı sınavlarda eşitsizliğe yol açacağına dikkat çekilmiştir.
Söz konusu Yönetmelik değişikliği doğrultusunda yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin atamayı düzenleyen 21’inci maddesinde de şube müdürü ve eşdeğer kadrolar için sözlü sınav sonuçlarına göre atama hükmü getirilmişti.
Danıştay’ın kararı doğrudan Milli Eğitim Bakanlığı Yönetmeliğine ilişkin olmadığından Bakanlıkça gerçekleştirilen şube müdürlüğü atamalarının iptaline şimdilik sebebiyet vermeyeceği açıktır. Şu an itibariyle çerçeve yönetmelik durduruldu ama mevcut atanmışların görevleri devam edecektir. Bir başka ifadeyle; çerçeve yönetmelik durdurulunca Milli Eğitim Bakanlığının kendi mevzuatına göre atanmış olanların atamaları iptal olmaz. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı Yönetmeliğinin hukuki dayanağı Genel Yönetmelik olduğundan, Bakanlık Yönetmeliğinde de ilgili maddeye göre iptal kararı çıkması kuvvetle muhtemeldir. Bu yönde bir iptal kararı verilmesi durumda yapılan şube müdürlüğü atamalarının iptali de söz konusu olabilir.
Başbakanlıkça yapılacak itirazın olumsuz sonuçlanması veya nihai kararın da iptal yönünde çıkması halinde, Başbakanlık, Genel Yönetmeliğin sözlü sınav hükmü başta olmak üzere yürütmenin durdurulması kararı verilen hükümleri yeniden düzenleyecektir. Akabinde Milli Eğitim Bakanlığı da Yönetmeliğini bu çerçevede düzenlemesi gerekecektir.
Geçen yıl yapılan yazılı sınavların geçerliliği konusunda ise herhangi bir olumsuzluk görünmemektedir. Bakanlık gerekirse yargı kararları sonrası yönetmelik değişikliği ile; yazılı sınav sonuçlarının geçerliliği konusunda yeniden bir düzenleme yapabilir. Bunla birlikte daha önce yapılan sözlü sınavında geçerli sayılabileceği gibi yeniden sözlü sınav yapılması da ihtimal dâhilindedir. Önümüzdeki dönemde yargının vereceği karar/karalar durumu şekillendirecektir. Ama her halükarda yazılı ve sözlü sınav sonucunun birlikte değerlendirileceği bir başarı puanı kaçınılmazdır. Az önce ifade ettiğimiz yargı süreci tamamlandığında, yeni bir atama süreci gündeme gelmesi ve devamında da ilan edilecek takvim ile bu atama sürecini yaşamamız muhtemeldir.